TOPLU RP || KAMP

Hava: Kapalı,çok bulutlu.
Zaman: Öğleden sonra.

Hogwarts'ın yetenekli öğrencileri kampa giderler.

Katılanlar:
Lilith Lauren SANDERS
Robert ANDERSON
Margo SPARKLES
Spencer RYAN
Jennifer RECKLESS
Erica SWAN
Shaw HUDSON
*Daha sonradan katılımlar olabilir.

GEREKLİ AÇIKLAMALAR
Başlatmış olduğumuz bu kamp rpsi,uzun sürecek.
Herhangi bir yazma sırası yok. Sadece benim ardımdan Margo Sparkles devam ettirecek.
RPnizi desteklemek amacıyla müzik ya da herhangi bir görsel materyal ekleyebilirsiniz.
Hepinize iyi eğlenceler.

rp in:
Yeşillere bürünen tertemiz doğanın ortasında durmuş,öğrencilerinin etrafa göz gezdirmesini izliyordu Lilith. Buranın öğrencilere en çok da kendisine iyi geleceğinden o kadar emindi ki. Fakat hala sorun çıkar mı,hogwarts da her şey yolunda mı? diye düşünmekten kendini alamıyordu. Lucifer'a emanet etmişti,ona güvenirdi,belki de güvendiği tek insan idi. Burada sorun çıkması olanaksız gibi duruyordu fakat yine de o ihtiyacı olabilecek ya da olamayacak her şeyi almıştı yanına. Hep temkinliydi. Lucifer biraz abarttığını düşünürdü hep ama Lilith böyle olması gerektiğini düşünüyordu.

Derin bir nefes alışla düşüncelerinden sıyrılıp öğrencilere dikti gözlerini. Ardından elini havaya doğru kaldırıp gür sesiyle ''Sessizlik!'' diye bağırdı. Öğrencilerin ilgilendikleri şeyleri bırakıp gözlerini ona dikmesini ve fısıltıların bitmesi izledi. Nefesini düzene sokup bedenini dikleştirdi. Buraya gelişimizden hepinizin memnun olacağını umuyor ve sorun istemiyorum. Hogwarts'dan uzaklaşmamız derslerinizden uzaklaştığınız anlamına gelmiyor. Öğrencilerin ''ders'' kelimesini duyana kadar keyfi yerindeydi,birden suratlarının düşmesini görmek onu güldürdü. ''Elbette sizi sıkmak istediğim en son şeydir. Şimdilik sadece burayla yetinmeyeceğiz yaklaşık 300 metre ileride kamp kuracağız. Daha gezecek çok yer var fakat şimdilik düzgünce sıraya girmenizi istiyorum. Durdu ve kafasında ayarladı. Gryffindor! Sağa tek sıra haline girmenizi rica ediyorum. Hemen yanına Slytherin,ardından Ravenclaw ve Hufflepuff. Sağa doğru kayan ve kendi aralarında düzen kurmaya çalışan öğrencilere baktı. 2 dakikaya kadar herkes düzen içinde sessizce ona bakıyordu. El işaretiyle yanında duran profesörü arkaya gönderip kendi de Jenna Beth ile yürüyemeye başladı,öğrenciler de takip etti.
rp out:
Margo Sparkles.

Quentin,Lilith'ten izinli hayali bir rp karakteridir.Margo'nun sevgilisi.
rp in:
Uzun bir yürüyüş sonunda kamp yerine gelinmişti.Binalar kendi kamp yerlerine ayrılmışlardı.Sabahın ilk ışıklarında dere kenarındaki çadırlar kurulmaya başlanmıştı.Güneş daha yeni doğmuş,nehirin üstündeki bulutların ardından beliriyordu.Yerdeki nemli topraktan dün yağmur yağdığı belli oluyordu bu da kampın soğuk geçeceğini belirtiyordu.Sabahın erken saatlerinde kalkıp buraya getirildikleri için hem Margo hem de diğer bir çok öğrenci sinirli ve sersem bir şekildeydi.Margo sırtında ağır bir kamp çadırı taşıyıp bir yandan da onu kuracak güzel bir yer arıyordu.Ormanlardan nefret eder.böceklerden tiksinirdi.Bu yüzden nehrin kenarına kurmaya karar verdi.Elindeki ve sırtındaki eşyaları nemli kumlara fırlatmıştı.Quentin ortalarda gözükmediği için ona fena sinirliydi.Son zamanlarda beklediği ilgiyi görmediğini  düşünüyordu.Onsuz çadırı kuramayacağı için nehir kenarına oturup beklemeye karar verdi.Etrafındakileri izlemeye başladı kime baksa ''Tanrım,ne kadar aptal''demeden geçemiyordu.Bir çok kişi çadırını kurmaya başlamış,eğleniyordu.Bunu gördükçe daha da sinirlenip hışımla ayağa kalktı.Tam kalktığında hızla kalktığı için başı döndü,hafif yere düşer gibi olan Margo'yu kollarından biri tutmuştu.Tutan kişinin yüzüne bakan Margo,Quentin'i görünce sevinmişti ama bunu ona belirtmemeye çalıştı ne de olsa onu bekletmişti.Margo bekletilmekten nefret ederdi ama sevgilisinin o bal rengi gözlerine bakınca her şeyi unuturdu.
rp out:

*Müziği öylesine ekledim,yazarken bunu dinliyordum çünkü. Beraber dinleyebilirsiniz.
RP IN:

RP OUT.

Rp in:
5 saniye boyu düşmenin etkisiyle Quentin'in kollarında duran Margo kendine gelmişti.Quentin'in kollarından bir an önce kurtulup ayağa fırlayan Margo yine aynı baş dönmesini yaşamış ama sinirinin etkisiyle kendini toparlayabilmişti.Sırtını Quentin'e dönmüş küçük bir kız çocuğu gibi durup,naz yapmaya başlamıştı.Normal bi insan onu bekletse direk bağırır karşıdakinin kalbini kırardı ama konu Quentin olunca kalp kırmayı değil de kalbinin kırılmasını tercih ederdi.1 dakika boyu sırtı dönük durunca Quentin'in hiç bi açıklama yapmayacağını anlayıp geri yüzünü çevirdi.Hesap sormak istiyordu ''Neredeydin?''diyebildi titrek sesiyle.O an Quentin daha cazip görünmüştü ona.Saçlarının ucu hafif meltemle sallanıyor,pembe dudaklarını bir yandan ısırıyordu.Elleri her zaman ki gibi cebinde alaylı bir şekilde duruyordu.Gözlerine kilitlenmişti.Açıklama yapmayan Quentin her kavga anında olduğu gibi birden Margo'nun titreyen dudaklarına yapıştı.Hızla yanlarına birinin geldiğini anlamışlardı.

Tam ayrıldıkları sırada Quentin gözüne yumruk yedi.Neye uğradığını anlamayan Margo çığlık atmıştı o an tek gördüğü şey yerde yatan Quentin ve onun üzerinde Slytherin olan bir çocuk ismini bilmiyordu.Sürekli Quentin ile kavga eden çocuktu bu.Ondan nefret ediyordu soğuktu,yakışıklı ve cazip biriydi.Ama bu sevgilisinin o güzel gözlerine yumruk indirdiği gerçeğini değiştirmezdi.Quentin neye uğradığını anlamamış sersemlemişti.Kısa süre sonra  çocuğu üzerinden savabilmişti güçlü biriydi.
Rp out.

rp in.
Kampa gelen Slyherinlilerden en memnun olanı kesinlikle Erica idi. Hogwarts denen yerden ve ordaki ortamdan çok sıkılmıştı.
Burası gayet sessiz sakin ve güzel bir yerdi. Yine etrafta yakışıklı birilerini bulup sevgili yaparım umuduyla çevresine göz gezdirdi.Çadır kurma istemiyordu zaten asasını nereye değdirse illa bir yerlerde bir yanlışlık yapıyordu.Birini bulup onun yerini çadırı kurmalıydı kafasındaki tek sorun buydu.



         Kampa yerleştiklerinden beri Margo'nun yanına gitmemişti çünkü bugün biraz aksi görünüyordu.Sevgilisine ihtiyacı var bana değildiye bir düşünceye sahipti.Quentin'i pek sevdiği söylenemezdi yakışıklı olmasının yanında artı hiçbir özelliği yoktu.Sırıttı.Margo'nun tek derdi onun yakışıklı olup olmamasıydı zaten.



        Pes edip çadır kurmaya ayaklanırken bir çığlık duydu ve hemen asasını eline alıp arkasına döndü.Quentin aptalı yerdeydi.Quentin aptalı yakışıklının birinden güzel bir yumruk yemişti.Quentin,Robert Anderson'dan dayak yemişti.Herkes oraya toplanırken Margo'nun gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Erica Swan,olay yerine koşup şaşkınlıkla etrafı izlerken Quentin ayaklanıp karşılık verdi,bir çığlık daha koptu bu çığlık kendindendi. Yanında omzuna çarpan Hufflepufflı birinin büyük çadıra,profesör Sanders'ın yanına giderken onu yakalayıp ''Sakın!'' dedi. ''Bu eğlenceyi kaçıramayız.Sakın.''

rp out.

*Bu bölümde Lilith de konuşturulmuştur. Beraber hazırlandı,bölümün ayrı olması sıkıntı yaratıyordu. Şarkı da beraber seçildi dinleyiverin.

RP IN.

Alıntı :

Nereye sürüklendiği hakkında bir fikri yoktu Robert'ın. Ormanın içine dalmışlardı. En son profesör durdu,eliyle onun da durmasını işaret etti. Olduğu yere yığıldı. Çok yorulmuştu,karanlık yavaştan bastırıyordu. Profesör küçük çantasına elini daldırdı ve üstü açık şişeye benzer bir kap çıkardı. Asasını doğrultup ''Aguamenti'' diye mırıldandı. Kabın içinde beliren suyu Robert'a uzattı,Robert gözlerini kaçıra kaçıra elindeki kabı aldı ve dikledi. Olmak istemediğin bir kişiliğe bürünmen doğru değil.'' Bir süre bu sözler beyninde yankılandı. Olmak istemediğin bir kişiliğe bürünmen doğru değil.
Elini alnına götürüp terini yavaşça sildi Anderson,saçları terinden ıslanmıştı. Aynı yağlı gibi duruyordu. Ben buyum,kötü biriyim. Profesör gülümsedi ama acı bir gülümsemeydi bu. ''Sen ailenin olmanı istediği kişisin. İçinde bir yerlerde gerçek sen gizli. Çok derinlerde. Senin bu noktada en önemli görevin nedir biliyor musun? Onu ortaya çıkarmak. Gerçek seni ortaya çıkarmak.'' Robert konuşmadı sadece dinliyordu. Haklıydı. Acımasız biri olmak istemiyordu sinirlerine hakim olamayan öfke kontrolü olan biri de olmak istemiyordu. Aklına Margo geldi. Onu korkutmuş muydu? Yüzüne düşen saçları ve güzel gülümsemesi... Gözlerini yavaşça kırpıyordu. Ardından yine o ince güzel sesi duydu. ''Ona ulaşmaya çalışırken korkutup kendinden uzaklaşabilirsin. Bugün yaptığının yanlış olduğunu tekrar hatırlatmama gerek duymuyorum. bunu kavrayacak kadar zekisin.'' Yere bakmaya devam etti. Profesörün yüzüne bakmak istemiyordu. Her karşı karşıya geldiklerinde ailesine ihanet ettiği düşüncesine kapılıyordu. Ortada bir savaş ve ikiye ayrılan grup vardı. O karanlık tarafa değil profesörün olduğu tarafta olmak istiyordu. Ama ailesine ihanet edemezdi. İhanet edemezdi,hayal kırıklığına uğratamazdı. ''Benimle konuşmamak da diretebilirsin,bu noktada sözlerimi dikkate almadığını söylersen büyük bir yalan söylemiş olursun.'' Durdu. Nefes alıp verdikten sonra ekledi. ''Gerçekten seviyorsan eğer,daha farklı yollarla göstermeye gayret et.'' Robert Anderson'dan yine ses çıkmadı. Lilith Lauren Sanders,arkasını dönüp yürümeye başladı. Robert başını kaldırıp pek de anlaşılmaz bir sesle ''Gerçekten seviyorum'' dedi. Lilith olduğu yerde durdu ve arkasına döndü. ''Çadırına git ve dinlen. Uykuya ihtiyacın var,gözlerinden belli'' Kadının gülümsemesi yüzünde dağılırken Robert olduğu yere uzanıp gözlerini kapattı.

RP OUT.